Resûlullah [sas]'ın ve ashâb-ı kiramın en zor anlarının yaşandığı heybetli bir mekândır. Burada Kur’an'da ölümsüzleştirilen ve Resûlullah [sas] ile beraberindekiler için muzaffer bir zaferle sonuçlanan büyük olaylarda sahabenin (Allah hepsinden razı olsun) iman samimiyeti, münafıkların hayal kırıklığı ve Yahudilerin ihaneti ortaya çıktı.

Burası Peygamber’in (sallallahu aleyhi ve sellem), ashabının ahirete intikalinin ilk konağı olmak üzere seçtiği yerdir. Burada defnedildiler ve buradan kalkıp mahşere gideceklerdir. Ashab-ı kiramdan 10 bin kişi burada medfundur ve çok fazla salih kişinin medfun olmasından dolayı buraya Cennetü'l-Baki adı verilmiştir.

Peygamber [sas] için özel bir yeri olan heybetli bir dağdır ve Peygamber [sas] hakkında şöyle demiştir: «Uhud, bizi seven ve bizim de onu sevdiğimiz bir dağdır.»

Burası Medine’deki ünlü anıtlardan biridir ve Peygamber [sas] buraya gelir, şehitleri için mağfiret dilerdi.

Resûlullah [sas], ashabından elli kişiyi Uhud Savaş alanının yakınındaki küçük bir tepeye yerleştirdi ve onlara, şartlar ne olursa olsun, tepeden ayrılmamalarını emretti. Ancak onlar emrine uymadılar ve Müslüman ordusu mağlup oldu.

Uhud Dağı'nın arkasında yer alan küçük bir dağ olup, Medine hareminin kuzey sınırıdır.

Sakife, İslam'daki en önemli siyasi diyaloglardan birine tanıklık etmiş ve bu diyalog, Müslümanların halifesi olarak Ebu Bekri Sıddık'ın biatı ile sonuçlanmıştır.

Medine-i Münevvere'nin en önemli tarihi eserlerinden biri olup, Uhud Dağı'nın eteğinde inşa edilmiş önemli bir askeri kaledir ve Medine-i Münevvere koruma kalelerinden biri sayılmaktadır.

Hendek Savaşı olaylarıyla ilişkisi bulunan Medine tepelerinden olup, Hendek sınırlarından biridir. Ayrıca Peygamber [sas]'in bu dinin zaferini ve güçleneceğini müjdelediği mucizelerinden birine de tanıklık etmiştir.

Peygamber [sas]'in, Medine haremine güney tarafından sınırı yaptığı büyük, yüksek bir dağdır ve eteğinde Zülhuleyfe Mikat'ı yer alır.

Urve bin Zübeyr Sarayı, doğa etkenleri karşısında zorlu ve kararlı bir yolculuğu anlatır. Saray, Medine'nin batısında, Akik Vadisi kıyılarına bakan yüksek bir tepe üzerine inşa edilmiştir.

Bu dağ birçok tarihi sarayı barındırıyor ve Ahzab Savaşı'nda Ebu Süfyan'ın ordusunun durduğu sahaya bakmaktadır.

Peygamber Efendimiz [sas]'in sözlerinde yer alan Medine-i Münevvere dağlarından biri olup, aynı zamanda önemli İslami tarihi eserleri de bünyesinde barındırmaktadır.

En ünlü pazarların ve popüler restoranların yer aldığı, Mescid-i Nebevî'ye yakınlığıyla öne çıkan hareketli bir caddedir.

Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- ile savaşmak için gelen Kureyşli müşriklerinin orduları bu dağın yakınından geçmişti. Bu yer, Ahzab Savaşı’nda Ebu Süfyan'ın ordusunun karargâhıydı.